‘Toplumu dizayn etmek istiyorlar’

Menajer Ayşe Barım'ın odağında yer aldığı dizi sektöründeki tekelleşme iddiaları her gün biraz daha çetrefilli bir hale geliyor. Yeni iddianın sahibi ise şimdilerde ABD'de TIR şoförlüğü yapan oyuncu Tolga Karel.
Tolga ile zaman zaman mesajlaşırız, birbirimize hal hatır sorarız. Bu kez Ayşe Barım olayıyla ilgili yazmış. Meselenin aslında basit bir menajerlik olayı olmadığını, asıl amacın Türk toplumunu yeniden dizayn etme çalışması olduğunu söylüyor:

"Ağabey, bunların hepsi özel seçilmiş kişiler. İşin içinde Amerika lobisi ve Ermeni sermayesi var. O yüzden Disney, Netflix ve Amazon Türkiye'de. Bu ağın içinde iki Türk yapımcı daha var. Hepsinin Los Angeles'da evi bulunuyor, senede iki kere mutlaka orada toplanıyorlar. Bu basit bir menajer meselesi değil. Türk toplumunu tekrar dizayn etme hareketi. Aynı şeyi Güney Kore'de yaptılar. Bak şimdi Güney Kore'de toplum ahlakı paramparça."
Bundan sonrası sadece hukukun işi değil bence. Şimdi dizileri bir de bu gözle izleyip, doğru tercihi kullanma sorumluluğu seyircilere düşüyor.


Kitabın ortasındankonuşanlar
Ayşe Barım olayında karnından konuşanlar olduğu gibi kitabın orta yerinden konuşanlar da var. Gülçin Santırcıoğlu gibi:
"Bu sektörde inanın tamamen hakkıyla var olan ve aldığı parayı tırnaklarıyla kazıyan yüzlerce kamera önü ve arkası insanla çalıştım. Aslında bence çoğunluk bu insanlardan ibaret. Tekelleşme yok mu?

Elbette var. Ayşe Barım dışında bir menajerle çalışmak kafadan ikinci lig oyuncusu olmakla eş değer bilinir. Kendi halinde bir menajer havasında olan ve 14 yıl çalıştığım hemcinsimden bile gördüğüm mobbingi kendime ancak son yıllarda itiraf edebildim. (Kilolu olmak, ayrılmak istediği işlerden yapımcı tarafında olup beni sözleşmeyle korkutma gibi) Ayşe Barım nasıl tek başına güçlü olsun? Onun lafına hayır diyemeyenler kim? Mama olma mevzularını bilemem orada değilim. Kimseyi koruma ve suçlama değil derdim. Kimse tek başına kral olmaz, elbet tebaa lazım. Olduğum halden memnun olan biri olarak soruyorum: Gaza geleceksiniz; sadece Ayşe Barım üzerinden değil, onun lafının üzerine laf söyleyemeyenlere de bakın."
Bu sözlerin altına imzanı atarım.


Sen de mi Hacı Sabancı
F.D. isimli kadın 2021 yılında doğurduğu Uzay isimli çocuğunun Hacı Sabancı'dan olduğu iddiasıyla dava açmıştı. Yapılan DNA testi sonucunda çocuğun Hacı Sabancı'dan olduğu kesinleşti. Halen evli ve bir kız çocuk babası olan Sabancı'nın nasıl bir yol izleyeceği büyük bir merak konusu.

Beni ise olayın içindeki bir ayrıntı daha çok ilgilendirdi. F.D. ile Hacı Sabancı Facebook'ta tanışıp daha sonra birlikte olarak tatillere filan gitmişler.
İşte bunu aklım bir türlü almadı. Türkiye'nin en zengin, en tanınmış ailesinin eğitimli ve yakışıklı veliahtı nasıl olur da çapkınlık yapmak ya da yeni insanlarla tanışmak için Facebook'u kullanma ihtiyacı hisseder?
Gel de buna bir cevap bul...


Gaf'let kürsüsü
İzmirli sabık iş insanı G.K.'nın şirket hesabından 180 bin lira ödeyip kendisine Yılın İş İnsanı ödülü verdirttiği ortaya çıktı.

Zap'tiye
Donmak üzere olan yavrusunu veterinere götüren köpek ile yeni doğan yavrusunu donsun diye çöp tenekesine atan kadın nasıl aynı dünyaya ait olur?

Ne demiş?
Serdar Ortaç, şarkılarının birbirine benzediği eleştirisini Haber Global'de şöyle yanıtladı: "Benzemezse başka bir yerden yürütmüşümdür."



Haber Kaynak : SABAH.COM.TR

"Yayınlanan tüm haber ve diğer içerikler ile ilgili olarak yasal bildirimlerinizi bize iletişim sayfası üzerinden iletiniz. En kısa süre içerisinde bildirimlerinize geri dönüş sağlanılacaktır."