Suçlu yerel yönetimdir
Hiç başka suçlu aramaya gerek yok. Yangın faciasındaki en büyük suçlu yerel yönetim yani Bolu Belediyesi'dir.
Dayısının oğlunu itfaiyenin başına getiren Belediye Başkanı Tanju Özcan'a müfettişlerden önce bir basın mensubu olarak ben soruyorum:
1- Otelin yangın söndürme sistemi, yangın alarmı, yangın merdiveni, asansörleri, acil tahliye imkanları, sağlık hizmetleri denetlendi mi?
2- Faciadan kurtulan kazazedeler yangın merdiveninin otelin tam ortasında bulunduğunu söylediler. Ahşap malzemenin bolca kullandığı bir dağ otelinde harici yangın merdiveni bulunmamasına nasıl göz yumdunuz?
3- İtfaiye denetiminde otel personeline yangın ve tahliye tatbikatı yaptırıldı mı?
4- Binlerce insanın konakladığı Kartalkaya'da neden özel bir itfaiye ve sağlık istasyonu kurulmadı?
5- Buzlanan yolda ilk yardım ekiplerinin otele ulaşması 45 dakika sürdü. Bu yolun olası bir felaket için sürekli açık tutulması, bakım ve temizlik çalışmalarının yapılması gerekmez miydi?
6- İtfaiye araçlarının girmesi mümkün olmayan bir yamacın dibindeki otele nasıl ruhsat verdiniz?
7- Şehrinizdeki mültecileri kovalamak için harcadığınız mesai ve enerjinin bir kısmını da bu işlere ayıramaz mıydınız?
Neden bu kadar çokfelaket yaşıyoruz?
1- Ders almıyoruz.
2- Dert etmiyoruz.
3- Umursamıyoruz.
4- Çabuk unutuyoruz.
5- Erteliyoruz.
6- Sorumluluk almıyoruz.
7- İnsana değer vermiyoruz.
8- Talep etmiyoruz.
9- Eğitmiyoruz.
10- Cezalandırmıyoruz.
Damdan düşeni dinleyin
Yıllar önce Büyü filminin GMall'daki galasında büyük bir yangın faciasından hafif yaralı olarak kurtulmuş biriyim. Bu acı deneyim bana çok şey öğretti.
Artık sinemalara, tiyatrolara, alışveriş merkezlerine, otellere girdiğimde ilk yaptığım iş, yangın merdivenlerini ve acil tahliye çıkışlarını kontrol etmek oluyor. Konakladığım otellerde daha bavullarım odaya çıkarılmadan yangın, deprem, sel hatta tsunami için alınan önlemleri denetliyor, odaya çıkar çıkmaz da kafamda acil kaçışı planlıyorum.
Aslında bunları yapmak bir müşterinin, misafirin ya da davetlinin yapacağı işler değil. Bunları zaten yerel yönetimlerin ve mekan yetkililerinin hazırlamış ve denetlemiş olması gerekir. Ama ben dumandan göz gözü görmeyen sinema yangınından kaçmaya çalışırken yangın acil çıkış kapısının hırsızlığa önlem olarak (!) dışarıdan zincirlenmiş olduğunu görmüş biriyim. Yani bu ülkede hayatta kalmak için başkasına güvenmemeyi bizzat yaşayarak öğrendim.
Sözün özü: Kimseden medet ummayın, eşeğinizi sağlam kazığa bağlayıp bolca dua edin...
Böyle çok otel var
Turistik kayak merkezleri böyle pek çok patlamaya hazır yangın bombası gibi otellerle dolu. Uludağ, Kartalkaya, Kartepe, Palandöken, Erciyes ve diğerlerinde gerek görev icabı gerekse tatil amaçlı pek çok kez konakladım. Dünyanın pek çok ülkesinde olduğu gibi dağ otellerinde genellikle ahşap kaplama ve mobilyalar kullanılır. Çoğu da en yanıcı ahşap malzeme olan çam ağacından yapılır. Üzerine bir de vernik sürülünce yangın riski artar. Harici yangın merdivenini ise hemen hemen hiçbirinde görmedim.
Otellerin en büyük özelliği ise kendilerine ait kayak pistlerinin bulunmasıdır. Bunu sağlamak için de hemen hepsi dağ yamaçlarına dayanır. Çünkü kayakçılar spor bölümünden dışarı çıkar çıkmaz piste ve telesiyeje ulaşmak ister. Son olayda da görüldüğü gibi otellerin yamaç bölümüne herhangi bir acil yardım aracının girmesi mümkün değildir.
Umarım yaşadığımız bu büyük facia bu tür otellerin yeniden ciddi şekilde denetlenip, ruhsatlarının gözden geçirilmesi adına çok pahalı bir tecrübe yerine geçer.
Gaf'let kürsüsü
Bugün kürsü boş. Buraya kimin adını yazacağınızı siz okurlarıma bırakıyorum.
Zap'tiye
Bizzat yaşamış biri olarak bu dua her zamankinden daha büyük bir içtenlikle dudaklarımdan dökülüyor: "Allah kimseyi ateşin yüzüyle karşı karşıya bırakmasın..."
Ne demiş?
"Aşağıya bir battaniye açın, çocuğumu atacağım." (Yanan otelin penceresindeki bir babanın çaresizliği)
Haber Kaynak : SABAH.COM.TR
"Yayınlanan tüm haber ve diğer içerikler ile ilgili olarak yasal bildirimlerinizi bize iletişim sayfası üzerinden iletiniz. En kısa süre içerisinde bildirimlerinize geri dönüş sağlanılacaktır."